Pazartesi Sendromu Neden Yaşanıyor?

Pazartesi sendromu günümüzde; çalışan, öğrenci, neredeyse herkesi etkisi altına alan bir durum. Hem de artık ismi gibi bir günlük bir şey de değil. Pazar gecesinden cumaya kadar süren bir mide ağrısı sanki. Pazar akşamından üfleyip püflemelere yine yarın iş veya okul var söylenmelerine başlıyorsanız sabah çalan saati beş dakika daha diyerek sürekli erteliyor ve yataktan kalkan haliniz de yaşayan bir ölüye benziyorsa o zaman aramıza hoş geldiniz. Siz de pazartesi sendromu ailesindensiniz.

Sebepleri

İnsanların pazartesi sendromu yaşama nedeni birçok sebebe bağlanabilir. İş ortamına, maddi yetersizliğe, yaza, kışa, trafiğe, yağmura. Bir sürü bir sürü sebeple açıklanabilir. Ama bence öyle değil. Bana göre sabahları hayata başlayamıyor olmamızın sebebi yaşam amacı felsefemizi henüz keşfetmemiş olmamız.

İkiagi Yaşam Amacı

Japonya’da Okinawa takımadalarında uzun ömürleriyle bilim insanlarını etkileyen bir halk var. Bu halkın yaş ortalaması neredeyse 100’ ün üzerinde. Guinness Rekorlar kitabına giren en yaşlı kişiler genelde bu adadan çıkıyor.  Ve o halkın artık dünyaya yayılan sırrı şu. İkiagi. İkigai yaşam amacı anlamına geliyor.

• Bu dünyada yapmaktan zevk aldığımız şey nedir?
• İyi yaptığımız neler var?
• Bunu yaparken kimlere fayda sağlayabilirim?
• Bir de bu şeyden para kazanabiliyor muyum?

İşte bu soruların cevaplarını düşünüp bulduysanız hepsine ortak olan cevap sizin yaşam amacı felsefeniz İkigai. Hepimiz yaşam gailesine kapılıp gidiyoruz. Hayatlarımız sanki bir koşuşturma içinde akıp geçiyor. Bu arada da zevk aldığımız, bizi mutlu eden şey ne durup üstünde düşünme fırsatını kaçırabiliyoruz. Ama bu esnada da yaşamlarımız bizi sıkıştırmaya başlıyor, günlük rutinimizden sıkılıp daralıyoruz. Adına pazartesi sendromu denen negatif etkiyi yaşıyoruz.

Biraz Ara Vermek

İşte bu noktada yapmamız gereken bir nefes alıp azıcık ara vermek. Bir düşünün yaşam bu kadar sıkıcı olmamalı. Mutlaka hayata geliş amacımız var. Sadece biraz düşünmeli, dönüp kendimize kulak vermeye başlamalıyız. Pazartesi sendromu diye bizi mutsuz eden hislerimize dikkat edip bize ne demek istediğini anlama çalışabiliriz. Mutlaka cevabımız gelecektir.

Küçüklük zamanlarınızı düşünün, kurduğunuz hayalleri. Onlar size yol gösterecektir. Çünkü yaşımız küçükken yaşam amacı felsefemizi, engellemeler olmadan biliriz. İçimizde hissederiz. Onun üstüne oyunlar kurar, oynarız. Zamanla büyüdükçe iç sesimizi değil dışarıyı daha çok dinlemeye başlarız ve zamanla yaşam amacı felsefemizden uzaklaşırız. Hayatımızın her alanında pazartesi sendromu yaşamaya başlarız. Hem de daha pazartesi olmadan. Ama emin olun o hala içinizde bir yerlerde sizin hatırlamanızı bekliyor.

Benim ihmal ettiğim, farkına varamadığım bana zevk veren şey neydi uzun zaman düşündüm. Sonra küçükken her sıkılıp daraldığımda nasıl rahatladığımı hatırladım. Ne olmayı hayal ediyordum. Sonunda cevabı buldum daha doğrusu hatırladım. Bir kitap yazmak istiyordum. Yazmak beni mutlu ediyor. Dalgalanan duygu dünyamı sakinleştiriyor. Düşüncelerimi sıraya koyuyor ve onları anlamama yardımcı oluyor.

Amaç Yazmak İse

Yaşam amacı yazmak olan bir insan ilk olarak ne yapar? Tabi ki yazı yazmaya başlar. Ben de öyle yaptım. Ufak ufak yazdım. Cümlelerim dağınık oldu belki ilk başlarda. Ama bana zevk verdiğini gördüğümde devam ettim.  Yaşadıklarımı yazdım, hissettiklerimi anlattım. Okuttuğum arkadaşlarım şu cümlen bana yeni bir fikir için yol gösterdi dediğinde daha da heveslendim. Yazılarımla kimlere ulaşabilirim, kime faydam dokunabilir dedim.

Bunun için daha profesyonel adımları nasıl atabilirim diye internette gezinirken İstanbul İşletme Enstitüsü sayfasına denk geldim. Ücretsiz online eğitimler veriyorlardı. Sonunda da bir sınav ve sertifika. Giriş yaptım içerik editörlüğü dersine katıldım. Bu dersler ve dersin eğitmeni Sertaç Dalgalıdere hocamız sayesinde yazı yazmak ile ilgili birçok teknik kural öğrendim.

Şimdi yaşam amacı felsefemi biliyorum bununla ilgili neler yapabilirim onu öğreniyorum. Yaşam yolculuğum giderek keyifli bir hale geliyor. Haftaya pazartesi sendromu yaşamadan başlayabiliyor, yataktan kalkmak için güzel bir sebebim oluyor. Sizin de yapacağınız tek şey kendi hislerinize kulak vermek içinizi azıcık kurcalamak. Merak etmeyin sorunuzun cevabı orda. Eminim bulacaksınız.

Yazar: Seda Duran