Yeni İş Kuralları
Dünya endüstriyel bir devrimin ortasında. Teknoloji tarafından süregelen yeni bir endüstriyel devrimin ortasındayız. Fortune dergisi 21. Yüzyıl kurumlarına derin bir bakış atmamızı sağlayacak olan önemli bilgiler verdi. Fortune dergisi endüstriyel devrimin ve yeni iş kurallarının modern şirketler için ne anlama geldiğini aşağıdaki maddelerle açıklıyor.
6 Yeni İş Kuralı
1) İş kurmak ve o işi zirveye taşımak için fazlasıyla fiziksel sermayeye ihtiyacınız yok. Büyük ihtimal bunu daha önce duydunuz ama bu gerçek: Alibaba şirketini hepimiz biliyoruz. Alibaba dünyanın en değerli perakendecisi ve hiçbir mal mevcudu yok. Airbnb dünyanın en büyük konaklama tedarikçisi ama hiçbir konutu yok, Uber dünyanın en büyük araba hizmeti sağlayan bir şirket ama hiçbir arabaya sahip değil. 2) İnsan sermayesi eskisinden çok daha çok önemli. Daha az fiziksel sermayeyle çalışan şirketler her zaman daha önemli hale gelirler. Şirket için kritik önem taşıyan çalışanlar üst düzey, orta düzey ya da alt düzey kategorisi yapmadın belirlemelisiniz. Ayrı bu çalışanların şirketin ta kendisi olduğunu anlamalısınız. 3) İstihdam geleneğinde köklü değişiklikler olaca. Şirketinizdeki iş ilanlarında geçici işler artacak. Önceki Cisco CSCO CEO’su John Chambers bu konudaki yaklaşımını şu şekilde açıklıyor: "yakın zamanda sadece iki çalışanı olan büyük şirketler göreceksiniz- CEO ve CIO." Bence biraz abartıyor. Ama neden olmasın ki? 4) Kazananlar daha büyük kazanacak ve geriye kalanlar da çok kazanalardan arda kalanlar için savaşacak. Yeni iş modelleri genellikle kurucuları için servet yaratabilecek düzeyde ama bu süreçte birçok endüstri yok oluyor. Ya da McKinsey Global Institute’nün ortaya koyduğu gibi: "teknoloji ve teknoloji erişimli şirketler kendileri için yarattıkları değerden daha fazlasını yerel firmalar adına yok ediyor." 5) Kurumların daha kısa hayatları olacak. S&P 500’de olan şirketlerin ortalama yaşam süresi 1958 senesinden beri 61 yıldan 20 yıla kadar düştü. Daha da düşecek. 6) Entelektüel mal varlığın bilinen bir sınırı yok. Modern kurumların değeri ne kadar çok entelektüel mal varlığından gelirse, gelirleri de o kadar çok artabilecek. Tabi bu da vergi ödeme bolluğu anlamına gelebilir. (en azından otoriteler akıllanıp, küresel vergi sistemi kurup işletene kadar.)